Bir zamanlar, büyük ve güzel bir şehirde Ece adında tatlı mı tatlı bir kız çocuğu yaşardı. Ece’nin en sevdiği şeylerden biri, en yakın dostu olan peluş oyuncak maymunu ile oynamaktı. O küçük maymunun adı Maymuncuktu. Maymuncuk, kahverengi tüylere sahip, büyük yuvarlak gözleri olan, sarılınca yumuşacık hissettiren bir oyuncaktı.
Ece, Maymuncuk ile her şeyi paylaşırdı. Sabah kalktığında ona günaydın der, kahvaltısını yaparken yanına oturtur, oyun oynarken hep onu da yanına alırdı. Hatta bazen dışarı çıkarken bile Maymuncuk’u sırt çantasına koyup yanında götürürdü.
Ancak Ece’nin bir sorunu vardı. Geceleri uyumayı hiç ama hiç istemiyordu. Çünkü uyursa Maymuncuk ile oynayacak vakti azalacak gibi hissediyordu. Uyku, ona zaman kaybı gibi geliyordu. Eğer uyumazsa Maymuncuk ile daha çok oyun oynayabilir, daha fazla vakit geçirebilirdi!
Geceleri Uyumak İstemeyen Ece
Her gece, uyku vakti geldiğinde annesi “Hadi Ece, artık yatma zamanı geldi” dediğinde, Ece hemen Maymuncuk’u kucağına alır ve “Ama anne, Maymuncuk daha uykusunu almadı! Onunla oynamam gerekiyor” diye itiraz ederdi.
Annesi gülümseyerek “Ama tatlı kızım, sen de uykusunu almazsan yarın onunla oyun oynayamazsın” dese de Ece ikna olmazdı. “Ama Maymuncuk benimle oyun oynamak istiyor! Onu yalnız bırakamam” derdi.
Geceleri odasında, Maymuncuk ile oyunlar oynarken annesi içeri girer ve “Ece, sabah daha çok oynayabilmen için şimdi uyumalısın” diye hatırlatırdı. Ama Ece yastığının arasına saklanıp, “Biraz daha, lütfen!” diye yalvarırdı.
Böylece geceler uzayıp giderdi. Ece uykusuz kalır, sabahları yorgun uyanırdı. O kadar uykusuz olurdu ki, bazen gündüz bile Maymuncuk’la oynarken esneyip dururdu.
Annesinin Büyülü Çözümü
Bir gece, annesi Ece’nin yanına oturdu ve ona şefkatle baktı. “Sanırım Maymuncuk’un uyuyamamasının bir sebebi var” dedi gizemli bir sesle.
Ece gözlerini kocaman açarak merakla sordu: “Neymiş anne? Neden uyuyamıyor?”
Annesi gülümseyerek cevap verdi: “Çünkü Maymuncuk’un uyuması için bir masala ihtiyacı var.”
Ece şaşırmıştı. “Gerçekten mi? Yani Maymuncuk da mı masal dinlemek istiyor?”
Annesi başını salladı. “Evet, herkes gibi Maymuncuk’un da güzel rüyalar görebilmesi için tatlı bir masala ihtiyacı var. Eğer her gece ona bir masal okursan, o da seninle birlikte huzur içinde uyuyabilir.”
Ece bu fikre bayıldı! “O zaman hemen bir masal okuyalım!” diye heyecanla yatağına atladı. Annesi kitaplıktan en sevdiği masal kitabını aldı ve yatağa oturdu.
Ece, Maymuncuk’u sımsıkı sarıldı ve annesinin tatlı sesiyle okuduğu masalı dinlemeye başladı.

Maymuncuk’un Tatlı Uykusu
Annesi gökkuşağında uçan kelebeklerin ve yıldızların ışığında uyuyan minik bir tavşanın hikâyesini anlatırken, Ece’nin gözleri yavaş yavaş kapanmaya başladı. Birkaç dakika içinde, Maymuncuk’un yanında tatlı bir uykuya dalmıştı.
O günden sonra her gece, uyku saati geldiğinde Ece Maymuncuk’a bir masal okumadan uyumamaya karar verdi. Önce Maymuncuk’u yatağına yatırıyor, sonra da annesinin okuduğu masalı dinliyordu.
Ve tahmin et ne oldu? Artık Ece de çok daha rahat uyuyabiliyor, sabahları enerjik ve mutlu uyanıyordu!
Çünkü artık biliyordu: Maymuncuk’un güzel rüyalar görebilmesi için masallara ihtiyacı vardı.
Ve böylece, her gece masallarla dolu huzurlu bir uykuya dalmaya devam ettiler…
SON