Bir zamanlar küçük, sevimli bir ormanda tavşan ailesi yaşarmış. Ailede Anne Tavşan, Baba Tavşan ve iki yavru tavşan, Ponpon ve Pamuk varmış. Bir gün güneş gökyüzünde parıldarken, Anne Tavşan tatlı tatlı seslenmiş:
“Hava çok güzel çocuklar, bugün hep birlikte pikniğe gidelim mi?”
Ponpon ve Pamuk sevinçle zıplamaya başlamışlar:
“Evet, evet, piknik! Ne kadar güzel bir fikir anne!”
Tavşan ailesi, güzelce hazırlanıp sepete havuçlar, marullar ve leziz meyveler koymuşlar. Hep birlikte ormanın kenarındaki yemyeşil, huzurlu bir çayıra gitmişler. Güneş ılık, rüzgar hafif, kuşların sesi ise çok dinlendiriciymiş.
Tam pikniğe başlamışken, küçük tavşan Ponpon birden üzgün görünmüş:
“Anne, ben en sevdiğim havuçları evde unutmuşum!”
Anne Tavşan tatlılıkla gülümsemiş:
“Üzülme Ponpon, piknik yapmanın en güzel yanı birlikte vakit geçirmek ve doğanın keyfini çıkarmaktır. Ayrıca bak sepette daha birçok güzel yiyecek var.”
Ponpon annesinin söylediklerini düşünmüş ve hak vermiş. Ailesiyle beraber yemiş, içmiş ve çok eğlenmiş. Yemek sonrası Ponpon ve Pamuk, çayırda kelebeklerle kovalamaca oynamışlar. Anne ve Baba Tavşan ise onları keyifle izlemişler.
Bir süre sonra küçük tavşan Pamuk çimlerin üzerinde bir uğur böceği görmüş. Çok meraklanmış ve “Anne bak! Bu minik böcek neden sürekli uçuyor?” diye sormuş.
Anne Tavşan şefkatle cevap vermiş:
“Çünkü doğadaki her canlının bir görevi vardır yavrum. Uğur böceği uçarken bitkilere konar ve onların sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Her canlı doğanın bir parçasıdır ve ona yardım eder.”
Pamuk annesinin anlattıklarından çok etkilenmiş ve doğayı daha da çok sevmiş.
Akşamüstü olduğunda Tavşan ailesi, çok güzel bir gün geçirdikleri için mutlu ve huzurlu bir şekilde evlerine dönmüşler. Ponpon ve Pamuk, o gün doğayı daha yakından tanımış ve birlikte vakit geçirmenin güzelliğini öğrenmişler.
O gece yatarken, Ponpon kardeşi Pamuk’a dönüp:
“Biliyor musun, piknikte en sevdiğim havuçları unutmuştum ama bugün hayatımdaki en güzel gündü,” demiş. Pamuk da ona gülümseyerek katılmış:
“Evet, birlikte olmak gerçekten de her şeyden daha güzelmiş.”
İşte böylece Tavşan ailesi o günü hiç unutmamış, hep birlikte olmanın güzelliğini ve doğayı sevmenin önemini öğrenmişler.