Bir varmış bir yokmuş. Yemyeşil dağların arasında küçük bir köy varmış. Bu köyde tatlı mı tatlı, küçük bir çoban yaşarmış. Adı Yasin’miş. Yasin hayvanları çok severmiş ve her gün babasının koyunlarını otlatmak için yeşil çayırlara götürürmüş.
Bir gün güneş pırıl pırıl parlıyormuş, gökyüzünde bulutlar pamuk gibi süzülüyormuş. Yasin koyunlarını çayıra götürmüş, onları güvende tutup göz kulak olmaya başlamış. Ancak hava öyle sıcakmış ki, bir süre sonra Yasin yorulup büyük bir ağacın gölgesine uzanmış.
Ağacın altına uzanır uzanmaz gözleri ağırlaşmış ve tatlı bir uykuya dalmış. Uykuya dalar dalmaz kendini büyülü bir rüyada bulmuş. Rüyasında koyunlar onu çevrelemiş, gülümseyerek “Haydi Yasin, bizimle gel,” diyorlarmış.
Yasin koyunların peşinden yürümüş ve yemyeşil çimenlerin üzerinde ilerlerken birden havalanmaya başlamış. Bir bulut onu hafifçe alıp gökyüzüne yükseltmiş. Yasin heyecan ve şaşkınlık içinde etrafına bakmış. Bulut ona şöyle demiş:
“Seni gökyüzüne götürüyorum çünkü sana göstermek istediğim çok güzel şeyler var.”
Gökyüzüne ulaştıklarında Yasin yıldızları görmüş. Yıldızlar ona tatlı tatlı göz kırpmış ve demişler ki:
“Yasin, biz yıldızlar sana her gece güzel rüyalar gönderiyoruz. Böylece sabah mutlu ve huzurlu uyanırsın.”
Yasin bu sözlere çok sevinmiş. Sonra bulut onu yavaşça indirip güzel bir nehrin kıyısına bırakmış. Orada tatlı tatlı yüzen balıklar varmış. Bir balık yanına yaklaşarak demiş ki:
“Biliyor musun küçük çoban, uyumak bütün canlılar için çok önemlidir. Biz bile gece uyuruz ki ertesi güne güçlü başlayabilelim.”
Yasin balığın söylediklerini dikkatle dinlemiş ve “Demek ki iyi uyku çok önemliymiş,” diye düşünmüş. Bulut yeniden gelmiş ve onu nazikçe ağacın gölgesine geri bırakmış.
Yasin gözlerini açtığında rüyasının güzelliğini hatırlamış ve büyük bir huzur duymuş içinde. O günden sonra her gece yatağına mutlu ve huzurlu girmiş. Anlamış ki iyi uyku, hem güzel rüyalar görmek için hem de sabahları enerjik ve güçlü olmak için çok önemliymiş.
Böylece küçük çoban Yasin, doğanın güzelliklerini, iyi uykunun önemini ve doğanın dengelerini öğrenerek daha mutlu ve huzurlu yaşamış.
